Belvü Apartmanı

Yapım yılı: 1941, yeniden inşa yılı: 2012

En iyi tarihi bina hangisidir; tabii ki kapısının yanında hakkında bilgi tabelası bulunan!:) Bu binada da kısa bir özet var.

Gerçi Belvü Apartmanı artık tarihi değil ama bu, oradaki tarihi yok etmiyor. Anlatayım.

Bir kere Belvü (Belle vue), “güzel manzara” demek; bu sitede çok güzel bir Belvü daha var (İstanbul-Harbiye, Elmadağ’da). Ancak Ankara’daki Belvü Palas’tan Kadıköy’deki Belvü’ye, hikâyesiz ya da içinde ünlü kişi yaşamamış bir ‘Belvü’ var mı bilemiyorum.

Bu Belvü, İstiklal Caddesi’ni kesen en meşhur sokaklardan, adı Mason locasıyla da anılan Nuri Ziya Sokak’ta. (Aslında Polonya Çıkmazı olan bu sokağı adı, Mason Locası’nın etkisiyle Nur-u Ziya oluyor, ne oldu da Nuri Ziya’ya dönüştü benim için muamma.)

KİM BU BURHAN RUBİ?

Sokağın, bina ve insanlarının hikâyesi çok.

Misal ben Belvü’nün -karşıdan bakınca- hemen sağındaki binayı deli merak ederim (o aslan başları, işlemeler). Ara ara, en sonunda ismini bulduğuma bile şükrediyorum.

Ya da karşı sıradaki Burhan Rubi Apartmanı. Kim bu Burhan Rubi? Bulamadım. Bir zamanlar İstiklal’deki Foto Süreyya’nın karşısında Burhan Rubi Mağazaları var, bulabildiğim bir bu.

Neyse…

Binamıza gelirsek… Bu binanın yerinde, en eski bilinen ünlü pastaneci Moulatier’ın (Mulatier de yazılıyor) bir konağının olduğu. Mulatier, Baylan ile bildiğimiz Harry Lenas’ın babası Filip Lenas’ın da yanında çıraklık yaparak eğitim aldığı Fransız pastacı. Mulatier konağının kiracıları arasında iki ünlü mimar da var; Edoardo de Nari ile bu sayfanın gediklilerinden -e ben de pek seviyorum- Giulio Mongeri.

Konak, 1941 yılında saat tüccarı Gramatopulos tarafından yıktırılıp yerine sonradan Belvü adını alan ‘Appartement Gramatopoulos’ yaptırılmış. Şimdi 14 olan apartman numarası çoook uzun zamanlar 30.

BİNANIN ÜNLÜ ŞAHSİYETLERİ

Adı gibi güzel manzaralı bu apartmayla ilgili güzel derlenmiş bir dizi bilgiyi -muhtemelen Erdir Zat etkisiyle- ntv.com.tr‘den aktarayım -15 Eylül 2003-:

“30 numarayı daha sonra saat tüccarı Gramatopoulos satın alıyor. İsviçre’de aldığı saatleri, orada Singer damgası bastırıp burada Singer saati olarak sattığı iddia edilen ve kazandığı paralarla 1941’de Mulatier evini yıktırıp yerine Belvü Apartmanı’nı yaptıran Gramatopoulos, daha sonra burayı satarak İsviçre’ye yerleşiyor. Mulatier evinden arda bir tek bodrumdaki kalorifer dairesi kalıyor. Buralar yıkılmamış ve apartman bu temel üzerine inşa edilmiş.

Belvü Apartmanı betonarme değil, yığma tuğla bir apartman özelliğini taşıyor.

Binada, 1957’den beri oturan emekli Avukat Tacettin Ünlü’nün bir üst katında İstanbul’un bir vakitler en ünlü kuyumcusu olup, yabancı devlet adamları, kralları, kraliçelerine verilen hediyeleri hazırlayan Leo Saran’ın dul eşi Evlambiya Saran ikamet ediyor. Madam, eşinin 1950’lerde Mısır Kralı Faruk’un oğlunun düğünü için yaptığı, devlet tarafından yollanan hediyeleri özellikle hatırlıyor.

Daha önce Mecidiyeköy’de villa sahibi olan Saranlar, 1940’ların başında ‘varlık vergisi’ni ödeyebilmek için villalarını satıp bu apartmana yerleşmişler.

Eşi Leo Saran, erken Cumhuriyet döneminde de bu ünlü kuyumcu özelliğini muhafaza etmiş, özellikle de son Menderes zamanında. Madam Evlambiya, Nuruziya Yeniçarşı Sokağı sağ köşede, altında bugün Berrak Eczanesi’nin bulunduğu binada Katolik Kilisesi papazlarının kaldığını hatırlıyor.

Ayrıca bu apartmanda bir dönemin ünlü kalp cerrahı Dr. Resopulos’un evi ve muayenehanesi varmış.

M. BUTTERFLY DA, BELVÜ’DE KALMIŞTI

Ünlü Anayasa profesörü Bahri Savcı, rahmetli gazeteci Örsan Öymen’in eşi Gisela Öymen, yazar Defne Sandalcı (“Partileri çok meşhurdu” bilgisini aldım:), dergimizin editörü Erdir Zat ve M. Butterfly filminin esas kahramanı, oyuncu Jeremy Irons tarafından canlandırılan Bernard Boursicot hep bu apartmanın renkli kişilikleri.”

METRO İNŞAATIYLA OLUŞAN ÇATLAKLAR

Belvü Apartmanı, 17 Ağustos 1999 depremini atlatsa da durumu şüpheli, 2002 yılında ise yakındaki metro inşaatı binanın sonu oluyor. Binada derin çatlaklar oluşuyor ve yaşayanları binayı birer birer boşaltıyor.

En üst katta ise benim de o dönem yapılan haberlerden hatırladığım bir çalışma var.

Haberlerden alıntılayayım; “Ceren Oykut, Zeyno Pekünlü ve Ari Alpert ise binanın çatı katında yarattıkları eserlerle, eylül sonunda gelmesi beklenen yıkım öncesinde, bu apartmanın hafızasını ölümsüzleştirmeye çalışıyor (…) İkisi Mimar Sinan Üniversitesi Resim Bölümü, diğeri ise ABD’de sanat eğitimi görmüş olan sanatçıların gravür, çivi, origami, karışık teknikteki resim ve desenler ile kumaş ve su kullanarak ürettikleri resim ve yerleştirmeleri içeren bu dramatik sergi…”

Ceren Oykut ve annesinin binada yaşamına dair metinler okurken annesinin senarist Nilgün Öneş olduğunu da sonradan öğrendim.

Sanatçı olmasam da bir binanın insan üzerindeki etkisini ve oradan ayrılma hissini anlarım; onlar da esenleriyle çok güzel ifade etmişler. cerenoykut.com’dan ayrıntılı görülebilir.

Bina 2002 yılında boşaltılmış, 2012 yılında ise yıkılıp yeniden inşa edilmiş.

Binanın eski fotoğraflarını bulamadım. Sadece haber videosundan kısa kesitlerle yeni binanın eskisine gönderme yaptığı hissindeyim.

APARTMAN İÇ KAPISI ORİJİNAL

Yazıyı yayımladıklan sonra podcaster Evrim Sümer yazdı, binanın metro hasabırndan sonra yapılması 6 sene sürmüş. İçerde evsizler yaşamış. Annesi Lale Görel ise binanın girişindeki iç kapıları sökmüş, yıllarca depoda saklamış ve yeni binaya taktırmış. (Sevdiğimiz insan, sevdiğimiz hareketler bunlar!)

Instagram’da andreottininbiri hesabından Onur Cankoçak da şöyle yazdı: “Ahhh, eski hali Belvü apartmanı, amcamların evi. Yedinci kat, nefes kesen merdivenler ve manzara, sivrisinekler, St Antoine çanları, parke gıcırtısı. Ankara’dan gelen 17’lik için birkaç hafta bambaşka bir dünya, özgürlük. Eski plaklar, Güleren Yengemin yumuşak sesi… (…) Salon ve balkon manzaraya bakıyordu. Haliç’in kötü koktuğu yıllardı, bu bile manzarayı bozamıyordu. Amcam ve Yengem Uğur ve Güleren Cankoçak ( ikisini de kaybettik). Kuzenim Kerem Cankoçak ile orada yaşadılar, tam yılları hatırlamıyorum, 1980’ler.”

Kerem Cankoçak çok değerli bilim insanıdır, tanırım. Bina yaşayanlarıyla da binaymış:)

Fırat Şenol da şu anektodu paylaştı: “Mösyö Moulatier’in sanıyorum tam oturduğu sokağın İstiklal çıkışında dükkanı bulunuyor ve en kallavi müşterisi (çikolatalı keklerini çok severmiş) Fehim Paşa. II. Abdülhamid’in Serhafiyesi olarak biliyoruz özellikle Beyoğlu’nda esnafa çektirdikleriyle ayrıca bilinir. Köşkünde İstanbul’un yeraltı dünyasını toplayarak tüm haraç akışını ve işleyişi düzenleyen birisi. O sıralar Concordia Tiyatrosu’nda sahneye çıkan Margaret Morgan ile yaşadığı aşk dönemin kartpostallarında karşımıza çıkıyor. Ahalinin cebinde bu kartpostallar dururken Fehim Paşa Mulatieri gece yatağından kaldırıp çikolatalı kek aldırırmış.”

 

BU YAZIYI PAYLAŞIN:

Share on whatsapp
WhatsApp
Share on email
Email
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on telegram
Telegram
Share on facebook
Facebook

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış.

Bir yorum yazın

DİĞERLERİ

Galata

Sadık Paşa Apartmanı

Konuk yazarım iç mimar Didem Avincan, kendisi niye “Sadık Paşa Apartmanları”nı yazdığını detaylı anlatıyor zaten… Hemen sözü ona bırakıyorum, sadece, karıştırılmasın diye zamanında “Sadık Paşa Apartmanları” diye iki bina olduğunu, sonradan tek -kapısında aslan olan- binanın Sadık Paşa Apartmanı olarak anılmaya başlandığını belirteyim. Şimdi binalardan

Devamı »
Cihangir

Sadık Paşa Konağı

Annemin -Jülide Örnek- 18-19 yaşlarında Cihangir’de gittiği dershaneyi çok sevdiğini hatırlarım. ‘Dershane’ denince benim aklıma daha çok üniversite sınavına hazırlayan bir yapı geliyor ama annemin anlattığı bambaşka bir şeydi. Seramik, tiyatro, müzik, resim, yabancı dil gibi pek çok dersin olduğu bir yer. Amerikan Kültür ve

Devamı »
Gümüşsuyu

Marmara Apartmanı

Malum, ‘art nouveau’ zarif dekoratif süslemelerin ön plana çıktığı, kıvrımların, sarmalların, bitkisel desenlerin, çiçeklerin sıklıkla kullanıldığı bir sanat akımı. İnönü Caddesi’nde bugüne gelebilen başka ‘Art Nouveau’ örnekler var ama bu apartman onlara da benzemiyor. Daha sade, daha ‘cool’. Bilgi bulamıyor, emin de olamıyorum uzun süre…

Devamı »
Çankaya

Koruk Apartmanı

Burada daha önce de söylemişimdir; ‘Tevâfuk’ çok sevdiğim bir kelime; hakedilen, haklı tesadüf demek… Bu da bir teevâfuk mudur? Nasıl Olunur için Arif Keskiner ile söyleşeceğiz… Okuyorum. Arif Bey, Ergin Günçe’den bahsediyor… Sonraları ‘Komünist Arif’ lakabını bili almasına yol açacak Nazım Hikmet şiirleriyle, sonrasında oğlu

Devamı »
Moda

Moda Papatya Fırın

Moda Caddesi ile Rıza Paşa Sokağı’nın kesişiminde pıtı pıtı tatlı bir binadır, altındaki fırın da ona çok yakışır. Geçen biri paylaştı, ben de hikâyelerden “Tanıyan var mı?” yazdım. Tanışıklık tanıdık birinden geldi Alper Güçlü mesaj attı: “Eşim İdil’in ailesinin apartmanı, elimizde ne varsa sana gönderelim”.

Devamı »
Şaşkınbakkal

Velioğlu Apartmanı

Bu işi yapmaya önünden geçip de bilmediklerimiz için, kayıt tutmak için, Cumhuriyet dönemi mimarlarına selam çakmak için başladım denilebilir; en çok da meraktan tabii ki… Ama farklı örnekler gelince kaydını tutmak da hoşuma gidiyor. Uzun yıllardır tanıdığım Harun Velioğlu, paylaştığım Kaplancalı Apartmanı’na “Bizim komşumuz, ben

Devamı »
Rıhtım

Türkiye İş Bankası Kadıköy Şube ve Lojman Binası

Başka bir bina yazacakken -pek çok defa olduğu gibi- anonim bir Facebook sayfasında ‘eski güzel Türkiye fotoğrafları’ gibi bir seriye bakarken buldum kendimi… Ve bir fotoğraf! O kadar tanıdık ki… Bugün bambaşka, bugün “oymuş gibi yapan ama o olmayan bir yer”, Kadıköy ‘rıhtımında’ o geniş

Devamı »
Büyükada'nın Yaşlanmayan Modernleri
Hasan Çalışlar Arşivi

Çok sevdiğim mimar Hasan Çalışlar’ın, Instagram’da oluşturduğu ve “Büyükada’nın Yaşlanmayan Modernleri” adını verdiği arşivine, bundan sonra sitenin bu bölümünden ulaşabileceksiniz.