Hazzopoulo Apartmanı (Ayramin Otel)

Yapım yılı: 1921 (?öncesi daha makul)

Beyoğlu Tel Sokak 29 numarada yer alan binayı -telefonuma baktım- 2020 yılından beri pek çok kez fotoğraflamışım (Salt Arşiv, Eleonora Arhelaou fotoğrafları serisinde 1996 yılına ait fotoğraflar da buldum).

Üstelik dar bir dönemeçte binanın tümünü aşağıdan fotoğraflamak oldukça güç ama kendisi kısıtlı açılardan bakınca bile pek güzel. Ve üstelik bana ‘birini’ andırıyor, bulamıyorum!

30 Aralık (2022) günü, bize önerilen ekmek fırınını bulmak amacıyla bir ara sokaktan diğerine ilerlerken yine Tel Sokak’tan geçiyorduk ki, binada bir canlılık gördüm.

Heyecanımı belli etmiş olmalıyım ki, kapıdaki beyfendi -Tansel Akkıran-, “Buyrun” dedi. Ve binanın restore edildiğini, otel olarak işletilmekte olduğunu anlatıp bana kapının yanındaki, mimar ve restorasyon bilgilerini içeren plaketi gösterdi.

ORİJİNAL KALABİLMİŞ TAVAN İŞLERİ

Ardından da içeriye davet edip girişteki tavan işlerinin, avizenin, renkli cam-vitrayların, kalorifer peteklerinin, zemin işlerinin, hatta resepsiyon bölümünün yanında kalan zilin dahi orijinal olduğunu anlattı.

“Esas terasta bir cam işler var” dedi ve sonra dayanamayıp beni terasa çıkardı, onları da gösterdi. Yanlış hatırlamıyorsam uzun süre ev olmuş bina, sonra bir tür eğitim merkeziymiş, teras dans stüdyosuymuş mesela…

Odaların kiminde de tavan işleri varmış ama hiçbir odayı görmedim, internetteki oda fotoğraflarında da denk gelemedim. 

ADINI BULMAMAK RAMAK KALMIŞTI!

Bir odada -İsa’nın doğuşuydu galiba- bir betimleme varmış ama birkaç yabancı konuk, “Burası Müslüman Oteli değil mi?” diyerek odadan çıkınca biri zarar vermesin diye üstü örtülmüş.

Tansel Bey’e binanın eski ismini bilip bilmediğini sordum, bilmiyordu. Zaten sonrasında günlerce aradıysam da bulamadım. Pervititch Haritaları’nda 35 nolu pafta biraz daha sola genişleseymiş, eski Telgraf Sokak’ın -şimdi Tel- devamında bu binayı görebilecekmişiz! Gel de delirme…

Bu arada fotoğraflara bakarken fark ettim kapıda iki harf var, A ve X sanki, bu büyük bir ipucu olabilir ki, olaylar şöyle gelişti… 

Bu arada Didem Avincan’ın Goad Haritası’nda bulduğu bölüm ortaya çıktı ve anladım ki bu binanın adı da Hazzopoulo apartmanı. Hikayesi bir diğer Hazzopoulo Apartmanı (Aslan Residance) yazısında

Otelin ismi Ayramin Exclusive; manasını sordum, otelin sahip ya da işletmecilerinin isimlerinin ilk heceleriymiş…

Kapı girişindeki yazıyı ise -bana eski Türkçe öğretene kadar bu konulardaki danışmanım olan- Haluk Oral’a sordum, “”Lâ iâhe illallah Muhammedür-resûlüllah; eski bir hattın kopyası” diyebiliriz dedi…

İKİZ, HATTA ÜÇÜZ BİNALAR

Tansel Bey’in binaya ilgime ilgisine müteşekkir ayrıldım, sonra benim siteden mimarlara bakınca o benzerliği çözdüm. İnanılmaz idi.

Sitedeki Hanif Han (Perpignani Apartmanı) da, bu bina gibi Antoine N. Perpignani ile Rum mimar Marko (Marcos) G. Langas tarafından yapılmıştı ve o kadar benzer öğe içeriyordu ki…

Kapının üzerinde renkli cam levha, merdivenlerin yapısı, tavandaki kalem işleri, binanın dışındaki işleme ve aslanlar (ayı da olabilirlermiş). Hele de Sadri Alışık Sokak no 25’teki bina (Hazzopulo Apartmanı galiba), dışardan baksanız aynı bina bile sanırsınız! Onu da buraya kaydedeceğim. 

BETONARME TARİHİNE GİRİŞ 101

“Teknik olarak anlamıyorum bir bakayım” derken, Hilal Lavarone’nin, Betonart’ta çıkan “Marcos g. Langas: Betonarme tarihinin az bilinen aktörü” adlı yazısını okudum.

Sonra olaylar karıştı… François Hennebique ve Hennebique betonarme sistemi üzerine onlarca metin okudum:) Beton ve çimento ile ilgili yazılara geçtim.

Genellikle bu iki mimar binalara imzalarını koydukları gibi yapım tarihini de yazıyorlar, burada yazılı olmasa da restorasyon plaketinde 1921 tarihi var. (Ancak bu biraz daha önce olabilir şüphesi duyulabilir. Mimarların yaşam ve ortaklık süreleri göze alınınca yanlış gibi). Hanif Han 1904 yılında inşa edilmişti.

O yıllarda birbirine birkaç yüz metre olan bu üç binanın üçüzlüklerinin -ya da benzerliklerinin diyeyim- farkında mıydı acaba oralarda yaşayanlar? Biz bir ikizlik, bir dolu benzerlik kanıtladık…

NEO KLASİK 

Yazıyı, teknik bilgi merak edenler için Kubilay Arpacı’nın “İstanbul Mimarisinde Sanatkâr İmzaları (1800-1923)”  tezinden bir paragrafla bitiriyorum:

“Bodrum kat üzerine, 4 katlı kâgir olarak inşa edilen bina bitişik nizamlıdır. Yapının alt katlardan farklı üsluba sahip son iki katı, sonraki dönemlerde eklenmiştir. Tamamı rüstik dokuya sahip bina üç bölümlü düzenlemeye sahiptir. Zemin katı diğer katlardan daha yüksek tutulan yapıya giriş, batısı köşedeki kapıdan sağlanmaktadır. Binanın, zemin kattan itibaren orta bölümü, ayı başı kabartmalı konsollarla taşınan çıkma şeklindedir. Taban kısmında kalemişi süslemelere yer verilen çıkmadaki pencereler ve yan bölümlerdeki konsollarla taşınan balkonlar plasterlerle sınırlanmıştır. Çıkmanın ikinci katındaki pencereler diğerlerine göre farklı bir tasarıma sahiptir. Pencerelerin üst kısmında diş kesimi bordürle bezenmiş üçgen alınlık yer almaktadır. Çıkmanın ve yan bölümlerin köşesinde yer alan ikinci katta başlayıp üçüncü katta sonlanan plasterler, kabuk motifli yivli başlığa sahiptir. Bu başlıkların üst kısmında ise akantuslar ile bezenmiş konsollar bulunmaktadır. Bina altında diş kesimi bordür olan geniş bir silmeyle sonlanmaktadır. Bina, cephe tasarımı ve süsleme unsurları Neo-Klasik anlayış içindedir.”

Fotoğraf notları: Eleonora Arhelaou (siyah beyaz olanlar) dışında binanın iç-dış tüm fotoğrafları bana ait, dış cephe daha eski görününler de yine benim daha önceki yıllarda çektiklerim.

YOLLARI KESİŞENLER

Yolu Hazzopoulo Apartmanı (Ayramin Otel) ile kesişen binaları aşağıda görebilirsiniz. Bu binaların hikâyelerini birlikte okumanızı öneririz.

BU YAZIYI PAYLAŞIN:

Share on whatsapp
WhatsApp
Share on email
Email
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on telegram
Telegram
Share on facebook
Facebook

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış.

Bir yorum yazın

DİĞERLERİ

Gümüşsuyu

Tüten Apartmanı

Mimarı Adil Denkdaş. 1936 tarihli Arkitekt Dergisi sayesinde, yapıldığı dönemdeki hali hakkında pek çok bilgi mevcut. Dergide ismi yok, sadece ‘Kira Evi’ olarak anılıyor. ‘Kira Evi’nin anlamını dergiyi okudukça anladım. Apartmanlaşmanın yeni yeni başladığı dönemde arazi sahiplerinin, eski tek katlı -çoğunlukla ahşap- evleri yerine apartman

Devamı »
Gümüşsuyu

Ayaspaşa Palas

Bu sitenin en efsanevi, en nadide, en “İnanamıyorum yaaa”, en “İyi ki bu maceraya atıldım” fotoğraflarından birkaçı… İyi ki bu fotoğrafları benimle -ve dolayısıyla sizlerle- cömertlikle paylaşan birileri var, iyi ki aile fotoğraflarını biz de görebiliyoruz. Yakın tarihi böyle böyle doğru parçalarla tamamlıyoruz…. Buyrunuz fotoğrafların,

Devamı »
Gümüşsuyu

Gümüşay Apartmanı – Ahmet Hamdi Tanpınar Evi

Misal çok yakınımda Gümüşsuyu-Ayaspaşa Emektar Sokak’ta bir berber var. Berber gibi berber. Saç tasarımı falan yapmıyor, pencereleri David Beckham ya da Ronaldo fotoğraflarıyla donatılmamış ve uygun fiyatlı. Meğer onun olduğu bina, Gümüşay Apartmanı, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın son yaşadığı ve Türk Edebiyatı’nın benim en, en, en,

Devamı »
Söke

Efes Sineması & Efes Palas Oteli

Ege Bey (Instagram’da @istany15) şahane fotoğraflar çekiyor. Bana Aydın Söke’de yıllardır faaliyet göstermeyen Efes Sineması ve faaliyeti nispeten daha yakın zamanda biten Efes Oteli’nin fotoğraflarını göndermiş, mesajının içine bir paragraf bilgiyle bilgi edinebileceğim birkaç link de bırakmıştı. Taaa ne zaman! Bilgisayarımı düzenlerken önce fotoğrafları sonra

Devamı »
Maltepe

Bakireler Anıtı’nın Heykeli

Zamanın efsanevi Süreyya Plajı’nın içinde, denizde kalan Bakireler Anıtı‘nın fotoğraflarını ilk gördüğümde çok şaşırmış, çok da merak etmiştim; “Şimdi nerede?” Betona gömüldüğünü, İstanbul’un Maltepe semtinde, şimdi Migros olan alanın bahçesinde kaldığını yazmıştım. İlgilenenler, plajın geçmişine dair yazıyı buradan okuyabilir. Gelişmeler var; bir restorasyon duyurusu oldu

Devamı »
Rumelihisarı

Ahmet Vefik Paşa Kütüphanesi

Nereden nereye… Hikayemiz Osmanlı döneminin, 16 dil bildiği belirtilen bir devlet adamından, ABD’li bir yazar ve ressamına, Türkiye’nin en önemli tiyatro sanatçılarından birine ve bugün Rumelihisarı’ndan Londra’ya kadar uzanıyor. Ahmet Vefik Paşa ‘vikipedia’dan bilgilerle söylersem Osmanlı devlet adamı, diplomatı, 16 dil bilen bir çevirmen ve oyun yazarı.

Devamı »
Bakırköy

Resneliler Köşkü

Ben, Bakırköy’ü bilen herkesin anımsayacağı bu köşkle büyüdüm denilebilir. Anneannem ile dedemin evi bu köşkün sokağındaydı. Ama İncirli Caddesi’ndeki bu meşhur, koruma altındaki köşkün adını çok geç öğrendim. Hâlâ da bölgede yaşayıp bilmeyen çoktur: Resneliler Köşkü. İçinde pek de yaşam belirtisi olmayan eski bir ahşap

Devamı »
Büyükada'nın Yaşlanmayan Modernleri
Hasan Çalışlar Arşivi

Çok sevdiğim mimar Hasan Çalışlar’ın, Instagram’da oluşturduğu ve “Büyükada’nın Yaşlanmayan Modernleri” adını verdiği arşivine, bundan sonra sitenin bu bölümünden ulaşabileceksiniz.