@herumutortakarar’daki bir paylaşım ve insanların katkılarıyla müthiş bir kadın tanıdım, nev-i şahsına münhasır, ne kadar tanısak gizemli; iç mimar, şehir plancısı ve mobilya tasarımcısı Tülin Zanbakoğlu (ne olur hakkındaki yazıyı okuyun).
Tülin Hanım’ın gizemini çözmeye çalışırken annesi ve eşiyle ilgili ölüm ilanları da ortaya çıktı… Eşinin ismini görünce şaşırdım, Yüksek Mimar-Mühendis Gayyur Tezcanlı.
Peki niye şaşırdım?
Önceki gün Tülin Hanım hakkında yazmış, bir gün önce de anneme Ufuk Apartmanı’nın fotoğrafını gönderip “Burada oturmak istiyorum” demiştim. Gayyur Tezcanlı, Ufuk Apartmanı’nın da mimarı. Tevafuk!
Bu bağlantı beni ve hemen telefon açıp anlattığım annemi şaşırtıp heyecanlandırıyor.
DİNAMİK CEPHELİ MODERNİST YAPI
Peki aparmanın özelliği ne?
Görünce anlaşılacak türden. Benim gibi mimar olmayan biri bile orada değişik geometrik çizgilerin ustalıkla bir araya geldiğini anlayabiliyor.
Binanın 1963 yılına ait olması beni şaşırtıyor. Öyle iyi duruyor ve öyle modern bir çizgisi var ki…
Bahçeşehir Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Hande Tulum’un, 15 Nisan 2019 tarihli Docomomo raporundan birkaç alıntıyla anlatmaya çalışacağım:
“(…) Ufuk Apartmanı, betonarme taşıyıcı sisteme ve oldukça dinamik bir cepheye sahip
modernist bir yapıdır.
Cephe organizasyonunda cesur bir tutum izleyen mimar, dinamizmi rasyonel olmayan bir takım açılı çizgiler yardımıyla yakalamıştır.
Bu cesur çizgilerden biri ile giriş katı, iki cephede de belirginleştir.
Cephede farklı malzeme, doku ve renk kullanan mimar, giriş katını üst katlardan ayrıştırmış ancak özellikle Hüseyinbey Sokak cephesinde kullandığı bir diğer açılı çizgi ile tüm katlar arasında genel bir süreklilik yakalamıştır.
Bu çizgisellik pencere açıklıklarını sınırlayıp şekillendirirken bu cephede önemli bir sağırlık yaratmış ve doluluk boşluk oranına ilginç bir bakış getirmiştir.
Bu durum mimarın cephe kurgusu bağlamında özel bir çaba sarf ettiği yönünde yorumlanabilir.
Sokakta bulunan diğer yapılardan farklı olarak yapı girişini de yan cepheye taşıyan mimar, bu anlamda da farklılık yaratmıştır. (…) mimarın yapıya çevreye uyumlu ancak özgün bir kimlik kattığı söylenebilir.
Mimarın yapıdaki bir başka odağı da çerçevedir. Kolon ve kirişler yardımıyla oluşturduğu çerçeve sistemi, yapının hatlarının daha kolay okunmasını sağlar. Yapının genel özellikleri ve detayları incelendiğinde mimarın, bu yapıda, modern mimarlığı özgün bir biçimde yorumladığı anlaşılır.”
Bu arada Hande Tulum’un çalışmasından iş verenin Ahmet S. Erkorkmaz olduğunu görüyoruz.
2 Yorumlar
EAT430
Tarih: 15:00h, 28 Nisanasansörlü ve korkarım terası da var, izinsiz çıkmayı düşündüm bir keresinde fakat cesaret edemedim içimde kaldı. bir dahakine çıkıyorum 🙂
bütün katları manzaralı tabi ama kot 1’de de daire var, lakin oranın da öyle güzel bir bahçesi var ki, manzarayı aramıyorlar diye tahmin ediyorum.
Nilay Örnek
Tarih: 14:36h, 12 MayısHer yeri güzel geliyor bana