Muradiye Han (Sabit Bey Han)

Yapım Yılı: 1914

Malum 18. İstanbul Bienali, Christine Tohmé’nin küratörlüğünde Üç Ayaklı Kedi başlığıyla, Beyoğlu-Karaköy hattındaki 8 farklı mekânda başladı.

Ben de iki sene önce Tiyatro Festivali’nin bu platforma getirdiği şahane bina yazılarından ilhamla tekrar İKSV’den Elif Ekinci’yi aradım (Ayşe Bulutgil sen de özleniyorsun) ve “Elif rotada yine normalde kolay kolay içine giremeyeceğimiz şahane binalar var. Birileri bana bu binaları yazar mı?” dedim. Elif sağolsun hemen her bina ile ilgili birileriyle iletişimi kurdu.

Ve ilk binamız Karaköy’den, Muradiye Han.

İŞLEVİ SÜREKLİ DEĞİŞMİŞ

Muradiye Han, Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın öncülerinden M. Vedad Tek tarafından bir ticarethane olarak tasarlanmış. 1914’te tamamlandığında “Sabit Bey Han” adı verilen bina, Karaköy ticaret yaşamında önemli bir rol oynamış. Birinci Dünya Savaşı’nın ardından İstanbul’un işgali sırasında Fransız askeri güçleri tarafından kullanılmış. 2021’de mimar Han Tümertekin ve ofisi tarafından restorasyondan geçirilen bina şimdi bir otel. Zemin katı, 18. İstanbul Bienali kapsamında ziyaretçilere açılacak bina ile ilgili aşağıdaki metinde konuk yazar ismi veremiyorum. Bina yenilendiğinde bir ajans tarafından hazırlanmış bir metin imiş. Arada eklemeler, kısaltmalar yaptım. Buyrunuz.

ART DECO ÇİZGİSİNE YAKIN

Afife Batur tarafından hazırlanan “Vedad Tek – Kimliğinin İzinde Bir Mimar” (YKY) adlı kitapta şöyle deniliyor: “1914 yılında inşa edildi. Yükseltilmiş giriş katı üzerine 5 katlı bu iş binası, Galata’nın dar sokaklarından birinde, çinilerinin rengiyle olduğu kadar, belki ondan da çok mimarisindeki net ve kararlı çizgiyle hemen fark edilir.

Betonarme karkasın sağladığı geniş pencere açıklıkları ve giriş katının geniş kemerleri çağdaş bir çizgiyi işaret eder. Sokağa açılan tek cephesinde Osmanlı sivri kemeri artık yoktur. Yerini Art-Deco’nun tipik üçgen biçimli penceresine veya dikdörtgen pencerelere bırakmıştır. Basık kemerli pencereler bile ancak üstünde çini bezeme olduğu için geleneksel çizgide görünebilir.

Aslında bu yapıda geleneksel biçim aktarımı olarak yalnızca birkaç klişeden söz edilebilir; ortadaki çıkma bölümünün beşinci  katta bir saçakla örtülmesi ve altta onu taşıyormuş gibi duran konsol ögesiyle içerde girişin tavanındaki kalem işi bezeme.

Ayrıca bu yapıdaki çini bezeme, örneğin giriş kapısının üstündeki, dördüncü kat kornişindeki ve iki yanındaki düşey motiflerde, geleneksel bezemeden artık çok farklılaşmış bir düzenleme içindedir ve Art-Deco çizgisine daha yakındır.”

KARAKOL, İŞKENCE MERKEZİ VE NESTLE…

Yüksek lisans tezlerine (Mimar Bilge Ar ve Mimar Onur Karahan’ın tezleri örnekler) konu olan tarihi yapının İstanbul’un işgal edildiği yıllarda, işgal kuvvetleri tarafından “karakol” ve “işkence merkezi” olarak kullanıldığına dair bilgiler yer almaktadır. Bu dönemde Muradiye Karakolu olarak da anılmaya başlanmış.

Muradiye Han’ın bir diğer özelliği ise, Nestle’nin “Dersaadet Merkezi” (İstanbul’daki Genel Müdürlük Binası) olması. Firmanın İstanbul’un Merkez Ofisi olarak kullanıldığı yıllarda yapılmış posterde, bina, üstünde değişik dillerde marka ismi, kakao çuvallarını taşıyan katır ve hamallar dikkat çeker.

MURADİYE HAN: THE MURADİYE

111 yıllık tarihi Muradiye Han Yorum Ajans’ın kurucusu ve uzun yıllar Publicis Türkiye’nin Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı olan Osman Uslu ve eşi Ferda Uslu tarafından satın alınmış, Mimar Han Tümertekin ve ofisi tarafından rölöve, röstitüsyon, restorasyon, statik, mekanik ve elektrik uygulama projeleri hazırlanmış, geçlendirmeyi de Siska yapmış. Siska’nın internet sitesinden bitişik nizamda 196,58 m²’lik bir alan üzerinde kurulan binanın 1991’de Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından kentsel SİT alanı sayıldığını da öğrenebiliyoruz.

The Muradiye artık bir otel. Tüm hakları Osman Uslu’da olan Turhan Selçuk’un büyük eseri İstanbul Beyefendisi Abdülcanbaz’dan çeşitli kareler de The Muradiye’nin duvarlarında!

KAYNAKLAR

  • https://bienal.iksv.org/tr/18-bienal-mekanlar/muradiye-han
  • (*) Bahsedilen tezler Mimar Bilge Ar’ın 2006 yılında hazırladığı “İşgal Altındaki İstanbul’da Kentsel ve Mimari Ortam” başlıklı Yüksek Lisans Tezi’nde  4.4. Hapishaneler-İşkence Merkezleri başlıklı bölümde “…. ve Vedat (Tek) Bey tarafından 1915’te Karaköy’de yapılmış olan Muradiye Han da işkence merkezi olarak kullanılan diğer yapılardır” bilgisi yer almaktadır.
  • Mimar Onur Karahan’ın 2007 yılında hazırladığı “SABİT BEY (MURADİYE) HANI’NIN RESTORASYON PROJESİ” başlıklı Yüksek Lisans Tezi’nde  “…..işgal yıllarında Fransızlar tarafından karakol olarak kullanıldığı ve bu nedenle Muradiye Karakolu olarak da bilindiği” ifade edilmektedir.
  • Fotoğraflar The Muradiye Han ekibinden ve restorasyonu yapan Siska’nın sitesinden https://siska.com.tr/portfolio/sabit-bey-hani-muradiye-han/

BU YAZIYI PAYLAŞIN:

WhatsApp
Email
Twitter
LinkedIn
Telegram
Facebook

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış.

Bir yorum yazın

DİĞERLERİ

Eminönü

Esnaf Hastanesi

Güven Çimen’in bana gönderdiği bir epostayı yeni gördüm ve İstanbul Esnaf Hastanesi’nin güzel binasıyla tanıştım. Arkitekt dergisinde yayımlanan fotoğrafları siyah-beyaz haliyle bile bu kadar güzelken yapıldığı yıllardaki halini merak ediyor insan. Mimar Güven Çimen’den aktarıyorum: “İstanbul’daki en sevdiğim Le Corbusier tarzı binalardan, şu an İstanbul Üniversitesi

Devamı »
Şaşkınbakkal

Velioğlu Apartmanı

Bu işi yapmaya önünden geçip de bilmediklerimiz için, kayıt tutmak için, Cumhuriyet dönemi mimarlarına selam çakmak için başladım denilebilir; en çok da meraktan tabii ki… Ama farklı örnekler gelince kaydını tutmak da hoşuma gidiyor. Uzun yıllardır tanıdığım Harun Velioğlu, paylaştığım Kaplancalı Apartmanı’na “Bizim komşumuz, ben

Devamı »
Florya

Beyti Et Lokantası

Beyti… En, en, en sevdiklerimden.  Malum; İstanbul’un en eski et lokantası. 1945’te Kırım göçmeni Abdülmuttalip Güler ve oğlu Beyti Güler tarafından Küçükçekmece Gölü kıyısında 4 masa, 16 sandalyeli küçük bir köfteci olarak açılmış. Birkaç yılda ızgara et lokantası haline gelmiş.  Beyti Bey’in çok çalışkan ve

Devamı »
Balat

Mimar Faik Ali Binası

İsimsiz binalar benim için hep bir sorun. Araştırmak da, arşivini tutmak da zor. “Jane Doe-John Doe“ deyip sonrasında otopsiyle kimliğine yakınlaşamıyorsun:( Ama dün Feshane Art İstanbul yolunda yürürken rastladığım, Fener Balat ekseninde biraz ayrık duran bu binada en azından mimar ismi var: Mimar Faik Ali. Yanındaki

Devamı »
Harbiye

Şakirpaşa Apartmanı (Şakir Paşa İş Hanı)

Malum ‘Şakir Paşa Ailesi: Mucizeler ve Skandallar’ adlı dizi, kimine aileyi tanıttı, kimilerine ise aile üyelerini ve onların tarihini hatırlattı. Bana da ailenin yaşadığı yerlerle ilgili pek çok soru geldi. Daha önce Şakir Paşa Ailesi’nden Füreya Koral’ın yaşadığı ve ilk stüdyosunu açtığı El Irak Apartmanı‘nı

Devamı »
Bebek

Ragıp-Selma Devres Villası

Konuk yazarım yüksek mimar Banu Uçak, Selma ve Ragıp Devres’in izinden, Side Müzesi’nin ardından şimdi de pek çoğumuzun İstanbul’un Bebek semtinden aşina olduğu ‘o villa’yı anlatıyor: “Devres ismi aslında bana arkeoloji tarihinden değil, mimarlık tarihinden aşinaydı. Bebek koyunda, görkemi sadeliğinde, gizli mücevher gibi bir villanın işvereni

Devamı »
Harbiye

Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu

İlk yapıldığında bayağı antik tiyatro havasındaymış. Hatta ta kendisiymiş:) Bir yarışmayla kazanılan proje yapılmış, 1947 yılında açılmış ama sonrasında sahne kullanımının daha iyi olması için çok aktif hale getirilmemiş, bir yıl içinde bile çokça değişiklik yapılmış. “Proje ve Kontrol: Y. Mimar Nihat Yücel ve Nahil Uysal”

Devamı »
Büyükada'nın Yaşlanmayan Modernleri
Hasan Çalışlar Arşivi

Çok sevdiğim mimar Hasan Çalışlar’ın, Instagram’da oluşturduğu ve “Büyükada’nın Yaşlanmayan Modernleri” adını verdiği arşivine, bundan sonra sitenin bu bölümünden ulaşabileceksiniz.