Prof. Emin Barın; mücellid, yani cilt yapan biri ve eşsiz bir hattat. Ve bence çok kıymetli bir grafik sanatçısı. Onun elinden çıkan küfi eserlere bakmaya doyamıyorum. Anıtkabir’de de onun yazısını görebilirsiniz, pek çok tahmin bile edemeyeceğiniz yer ve ayrıntıda da.
BABADAN MÜCELLİD, BABADAN HATTAT
1913’te, Bolu’da hattat ve mücellid Mehmed Tevfîk Efendi’nin oğlu olarak dünyaya gelmiş Emin Bey. Kazandığı sınav ile Almanya’da yazı ve cilt eğitimi almış. Hem İstanbul’da önemli isimlerden hüsn-i hat ile cilt dersleri almış hem de Hamburg, Leipzig gibi kentlerde modern yazı, cilt eğitimleri görmüş.
İnternet derya deniz; hakkında bulun, okuyun.
SANAT MEKANI OLMUŞ
Ben de, seneler önce Emin Bey’in işlerine bakarken görmüştüm bir zamanlar tüm üretimlerini yaptığı, düşünce insanlarıyla yapılan perşembe toplantılarına mekân olan Barın Han’ı. Ama nasılsa bir sanat mekânı olduğu bilgisi bende yok!
Arkadaşım Yaşar Adanalı ile bir sanatçıdan konuşurken duydum, “Ne Barın Han mı dedin?:) Hemen gideyim…”
Meğer, Prof. Emin Barın’ın vefatının ardından 17 yıl boş kalan Barın Han, 2019’da, sanatçı gruplarının üretimlerini yapabilmelerine, eserlerini sergileyebilmelerine imkân veren bir alana dönüştürülmüş.
SERGİ, MANZARALAR…
Dün pırıl pırıl bir genç beyfendi tarafından (ya Instagram ne derya, hemen bana “Baran’dır o” mesajı geldi:) kapıda “Sergiye mi geldiniz?” sorusuyla karşılandım.
Kendi kendime mis gibi, -benim için- yukarı katlara doğru yoğunluğu artan Sinan Logie ve Güçlü Öztekin’in sergisini gezdim. Pek beğendim.
ODASI AYNEN KORUNMUŞ
Sonra o genç bey bana ince ince binayı gezdirdi; aşağıda söyleşilerin, açık hava teras toplantılarının yapıldığı alanlar ile Emin Barın’ın aynen korunan çalışma odasını gördüm. Kütüphanesini merakla inceledim. Aslında büyük bir kütüphanesi varmış, çok merak ettim. Ezbere bildiğim o Atatürk yazısı gibi işlerini, masadaki çalışma halini görmek etkileyici idi. Yanda hâlâ cilt yapılan bir alan da varmış. Girişte görülüyor da ama toplantı vardı göremedim. Sergiyi gezerken çatı katından ara ara gördüğüm İstanbul manzaraları da ‘bonus’ oldu. Gidin!
KEŞKE ORADAN KİTAPLARINI ALABİLSEK
Bu arada… Keşke mekânda Emin Barın’ın eserlerinden baskı alabilsek bizler de. Belki bu ailesinin istemediği bir şeydir, ben isterdim ama… Fakat kitap niye olmasındı?:)
1 Yorum
Pingback:10Haber
Tarih: 09:39h, 10 Temmuz[…] 10 Temmuz 2022 İstanbul Çemberlitaş’taki Barın Han, yakın zamanda unutulmuşluktan kurtuldu ve müthiş bir sanat merkezine dönüştü. Büyük hat sanatçısı ve mücellit (cilt yapan kişi) Emin Barın’ın sağlığında inşa edip çalıştığı hanı torunu Emin Barın elden geçirdi ve bir hat ve ciltçilik müzesine dönüştürdü, binada ayrıca çok sayıda sanatsal etkinlik de yapılıyor. İşte bunlardan sonuncusu “Kaligrafist” adlı kaligrafi, güzel yazı yazma sanatı sergisiydi. Dünyanın dört bir yanından önemli sanatçıların eserleri burada sergilendi. GazeteDuvar’da sanat eleştirmeni Evrim Altuğ hem bu sergiyi yazmış hem de serginin düzenleyicileriyle söyleşi yapmış. Çemberlitaş’ta küllerinden doğan bu müthiş merkezin ve büyük hattat ve mücellit Prof. Dr. Emin Barın’ın öyküsünü daha önce gazeteci Nilay Örnek kendi açtığı “Her Umut Ortak Arar” adlı web sitesinde anlatmıştı. Anıtkabir’deki Kufi tarzı hatları da yazan Emin Barın’ın hikayesi burada. […]