Décugis Evi

Alexandre Vallauri (Alexandre Vallaury), Yapım Yılı: 1895, Otel

Meşrutiyet Caddesi ile Tünel meydanına çıkan merdivenlerin köşesindeki bina. “Miss Pizza’nın karşısında Sushi Express’in olduğu yapı” desem…. İstanbul’u, oraları bilen bilir. Artık bir otel…

Bodrumuyla birlikte 4 katlı tasarlanmış, sonradan 6 kata yükseltilmiş. Bir penceresinin kilit taşından anlıyoruz ki, yapım yılı 1895. 

Levanten Décugis ailesi için, Alexandre Vallauri (Normalde Alexandre Vallaury olarak yani sonu y ile biten şekliyle biliriz bu soyadı ma binada yazan gibi yazmaya çalıştım) tarafından inşa edilmiş. Mimarın ismi “A. Vallauri Arte” şeklinde, yapının köşesinde birinci kat döşeme seviyesinde işlenmiş.

Doğrular mu bilmem bazı kaynaklar Vallauri’nin adını yazdığı tek binanın bu olduğunu söylüyor. 

Alexandre Vallauri, Fransız kökenli bir pastacının oğlu. Hatta babasının, İstanbul’a pastacılık öğreten kişi olduğu söyleniyor. Dükkânı bir zamanlar Galatasaray’da, Sahne Sokağı’nın sol köşesinde; çırağı Mösyö Lebon ileride kızıyla evlenip Lebon Pastanesi’ni açıyor.

Yani bir bina ve mimarından nerelere gideriz siz düşünün.

1987’de kültür varlığı olarak tescil edilen binin içinde nasıl o kadar değişiklik yapılabilmiş bilmiyorum.

BAŞARI VE ACI DOLU BİR HİKAYE

Gerisini bu binaya dikkatimi çeken Fırat Şenol’dan okuyalım mı?

“Constantinople Pera mağazası sahibi Décugis ve ailesinin evi ailenin başarılı ve acı dolu hikâyelerine şahit olmuş.

Décugis, kristal bardaklar, porselenler, avizeler, sofra takımlarının satıldığı #ConstantinoplePera’yı (tahmini olarak İstiklal Caddesi Botter Apartmanı alt katı) diğer pek çok mağazadan ayırmaya çalışmış. Başarılı da olmuş ki, Yıldız ve Dolmabahçe Sarayı’nın alışveriş mekânı olmuş. Tabii dönemin otelleri pastaneleri, restoranları da buradan alışveriş yapmış, Décugis ufak bir servet kazanmış.

MARKİZ’İN PANOLARI DA O GETİRTMİŞ

Osmanlı hayatına çatal bıçak kullanımını sokan Décugis , önce Lebon daha sonra Markiz Pastanesi olan mekânın içindeki Fransız çini panoları da getirtmiş. Eşinin ölümüyle kendisini evine kapatan Décugis, ölümünden sonra Feriköy mezarlığına gömülmüştür. Mezar taşında “acı ve tevekkül” yazan Décugis’nin ölümünden sonra, oğlu Lui ve kızı Rosa mağazayı işletmeye devam etmişler. 6-7 Eylül olaylarından sonraysa mağazayı kapatmış ve göç etmişler.”

BU YAZIYI PAYLAŞIN:

WhatsApp
Email
Twitter
LinkedIn
Telegram
Facebook

YORUMLAR

2 Yorumlar
  • Barış
    Tarih: 17:33h, 22 Şubat Cevapla

    Sitenize ve yaptıgınız işlere bayılıyorum. Derslerimden arda kalan vakitlerde okumaya calısıyorum. Mimarın adını yazdıgı tek eser bu bina değildir.

    • Nilay Örnek
      Tarih: 19:34h, 24 Şubat Cevapla

      Ne mutlu bana; çok sağolun, doğrudur tek tek bakmam lazım:)

Bir yorum yazın

DİĞERLERİ

Gümüşsuyu

Latife Hanım Köşkü

Latife Hanım, anne babasının ölümünün ardından uzun yıllar tek başına Ayaspaşa’daki bu muhteşem manzaralı (o dönem önünde bina olmayan), büyük köşkte yaşamış. Ancak apartmanların yapılma döneminde kendisine çok büyük gelen, ısıtmakta da zorlanılan bu köşkten taşınmaya karar vermiş. Ve Harbiye’deki Safir Apartmanı’nın en üst katında

Devamı »
Gümüşsuyu

Lambropoulos Apartmanı

O, İnönü Caddesi’nin “pek konuşmayan” binalarından biri. Taksim Meydan’dan İnönü Stadı’na doğru inerken Askeri Hastane’nin karşısında. Kabataş’a doğru inen, manzarasıyla etkileyen, o dik, o merdivenli Beytül Malcı Sokağı’nın da köşesinde… Yeşil renkte bir köşe bina. “Konuşmayan” diyorum çünkü binanın ismi yok, kapısından pek giren çıkan,

Devamı »
Kurtuluş

Baraz Apartmanı

“Dedem ihaleyle satın almış burayı. Biz ailece, yıllarca burada yaşadık. Sakin bir mahalleydi burası. Kurtuluş Caddesi’nin arkası boş araziydi. Bu sokaklarda futbol oynardık. Kurtuluş, İstanbul’un en medeni yeriydi. Kapılara kilit vurulmazdı” diye anlatıyor Türkiye’nin ilk sanat galerisi sahiplerinden Yahşi Baraz…  “Burayı” dediği yer Kurtuluş Caddesi,

Devamı »
Balat

Fener Rum Ortaokulu ve Lisesi

İstanbul’un Fener semtine, yanı başına gitmeye bile gerek yok; pek çok yerden görülebilen konum ve görkemde bir yapı: Fener Rum Ortaokulu ve Lisesi. “Kırmızı Okul” ve “Mekteb-i Kebir”, en yaygın ikincil isimleri. Şunca yıllık İstanbul merakıma rağmen ben de ilk bu hafta sonu, Sapor İstanbul‘a ev

Devamı »
Osmanbey

Sebat Apartmanı

70 yıllık bekleyiş, 70 yıllık sabır, acı… O anlatırken, her sene toplandığımız, Hrant Dink’in önünde öldürüldüğü binanın ismine bakıyordum: Sebat! Bir sembol gibi, bir heykel gibi… ALGUADİŞ’İN ESERİ Halaskargazi Caddesi üzerindeki Sebat Apartmanı 1920’lerin ortasında Mimar Rafael Alguadiş tarafından tasarlanıp inşa edilmiş. Alguadiş, burada daha

Devamı »
Nişantaşı

Berna Apartmanı

Nişantaşı Maçka Caddesi’nde, bir yanında Narmanlı, diğer yanında Aziziye Palas, karşısında Ralli Apartmanı…  Komşularının görkeminden adı az anılıyor gibi; art nouveau öğelerle süslü, 5 katlı güzel bir bina…. Binanın özelliklerinden biri -ki şanslıyız kapısında bir tabela var- Prof. Dr. Hulusi Behçet’in bu binada yaşamış olması.

Devamı »
Galata

Collège des Frères (St. Pierre İlkokulu)

Son dönemde Galata’da, içindeki İtalyan restoranı ve yapısıyla popüler olan bir işletme; Ecole St. Pierre Otel.  Otelin, adını, çok zaman önce orada olan eski bir okul binasından aldığını bildiğimden dönüşüm hikâyesini merak ediyordum. Bugüne kadar ibadete, eğitime ve ticarete ev sahipliği yapan, bugünse otel olan

Devamı »
Büyükada'nın Yaşlanmayan Modernleri
Hasan Çalışlar Arşivi

Çok sevdiğim mimar Hasan Çalışlar’ın, Instagram’da oluşturduğu ve “Büyükada’nın Yaşlanmayan Modernleri” adını verdiği arşivine, bundan sonra sitenin bu bölümünden ulaşabileceksiniz.