Mimarlık tarihiyle ilgilenip de Birkan Apartmanları’nı bilmeyen yoktur sanırım.
Bir de ben bahsetmesem olur(du) tabii ama binaları çok seviyorum, bu bir; Haluk Baysal-Melih Birsel ikilisinin çalışmaları her daim favorilerimden, bu iki; bir de Natuk Birkan’a taktım, bu da üç…
Peki Natuk Feyyaz Birkan kim? (Fotoğraflarda gözlüklü)
Aslında bir dönemin hayli varlıklı iş adamlarından olmasına, onlarca hayır işi yapmasına rağmen hakkında çok da bilgi yok (bulduğum bu).
Boğaziçi Üniversitesi’nde adına yapılmış koca bir bina var misal. Theodorus Hall’u da, vefat ettiği yıl o yeniletmiş. Hem kendi, hem de genç yaşta (neden vefat ettiklerini bulamadım) ölen kızları Zeynep Birkan ile Ayşe Birkan adına pek çok yurt ve okul yaptırmış.
Natuk Birkan’ın kardeşi Haşim Bey ile eşi Melahat Hanım’ın Gümüşsuyu’nda oturdukları, benim daha önce Gülriz Sururi-Engin Cezzar ve James Baldwin vesilesiyle bahsettiğim M. Birkan Apartmanı‘nı da Haluk Baysal ile Melih Birsel yapmıştı. Demek ki, yatırımcı ile mimarlar iyi anlaşıyor.
BU DEFA DA; H. KORTEL KİM?
Bebek’teki Birkan Apartmanları’na gelirsek… 1955’te yapılan binalar 1959’da Arkitekt Dergisi’ne kapak olmuş. Dergide şöyle diyor:
“Arnavutköy- Bebek sahil yolu üzerinde Kortel Korusu’nda iki blok halinde inşa edilmiştir. Projede mevcut H. Kortel’e ait üçüncü blok tatbik edilmemiştir.”
Ben bu H. Kortel’i merak ettim tabii.
Hem koruya adını vermiş bir kişi olacaksın, hem de bloğun yapılamayacak; neler oldu o arada acaba?
En azından kişiyi buldum. 1890 doğumlu bir siyasetçi; Hüsnü Kortel (fotoğrafı var). Belçika’daki Liège Montenyör Elektrik Fakültesi mezunu. Türkiye’nin ilk elektrik mühendislerinden Hüsnü Bey, soyadı kanunu çıktığı zaman, elektrik enerjisinin aydınlatmada kullanılmasını ifade eden KorTel soyadını alıyor (şahane!)
KORTEL KORUSUNUN İSMİ NEREDEN GELİR?
Hüsnü Kortel, Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın kızı Zeynep Hanım’dan o zamanlar adı Bebek Korusu olan bölgeyi satın alıyor. Kortel Korusu ismini alışı da böyle…
Hüsnü Bey’in üç çocuğu var; oğlu Prof. Dr. Fikret Kortel, Türkiye’de teorik fiziğin başlamasına öncülük etmiş biri. Uzun yıllar Robert Kolej ve Boğaziçi Üniversiteleri’nde çalışmış. Koruya bina yapım izninin alınması anladığım uzuuuunn sürmüş.
Ancak İstanbul Belediyesi koruya ambargo koyuyor ve korunun satılmasına ya da içine inşaat yapılmasına müsaade etmiyormuş. Ahmet Yüksel Özemre’nin ‘Hatıralar’ adlı kitabına göre Fikret Kortel, ömrünün 30-35 yılını bu ambargoyu kaldırmak için çabalamakla geçirmiş (doğrudur ama bana bu süre uzun geldi. Fikret Bey 1916 doğumlu, 1955’te bina yapıldığına göre süre daha kısa olmalı…) Kardeşinin borçlarını da üstlendiği için, doçentlik tazminatından vazgeçmiş Robert Kolej’de matematik dersleri veriyormuş.
ÜÇÜNCÜ BLOĞUN YAPILMAMA NEDENİ… BELKİ…
Hüsnü Bey 1954 yılında yani binaların bitişine yakın vefat etmiş. Üçüncü blok bu nedenle de yapılmamış olabilir.
Binalara gelirsek; Arkitekt dergisiden devam: “Sahil yolu ile korıı yolu arsayı, aralarında 27.40 m. kot farkı olan iki ayrı seviyeden hudutlandırmaktadır. Bu şekilde A blokuna koru yolundan B blokuna sahil yolundan müstakil giriş vermek mümkün olmuştur. + 14.50 kotunda mevcut köprü iki bloku irtibatlandırmaktadır. Her iki blokta mevcut 9 daire, böylelikle manzaraya hâkim şekilde yerleştirilmiştir.
İNSAN İÇİNİ MERAK ETMİYOR MU?
Plân tertibi: Dairelerde mevcut 3 ayrı fonksiyon tamamen müstakil olarak halledilmiş, apartman: servisler, kabul salonları ve yatak odaları ile banyolar olmak üzere müstakil olarak yaşayan, aralarında direkt irtibatlı 3 ayrı bölüm halinde yapılmıştır.
Servis kısmında: Bir ofis etrafında tertiplenen mutfak ve teras, ütü odası, hizmetçi odası ve tuvaleti mevcuttur. Kabul kısmı: Bir tek hacım şeklinde yemek odası, müzik köşesi ve kabul salonu halledilmiş ve giriş holüne lüzumlu vestiyer ve tuvalet mahalli konmuştur. Esas yatak odasına giyinme ve banyo verilmiş, diğer iki yatak odasına müstakil bir banyo konmuştur.
İnsan içini deli gibi merak etmiyor mu? Tanıdık varsa beni davet etsin:)
- Tülin Alkan çok önemli bir katkı yapmış: “Merhaba,
Natuk Birkan , Boğaziçi Üniversitesi’nden ilk doktora alan öğretim üyesidir. Gerçekleştirdiği pek çok hayır kurumu ile eğitime sayısız eser bırakmış ve en çok da kız yurtları yaptırmıştır. Kızları Zeynep kanserden, Ayşe de yine ilaç tedavisini redderek genç yaşta hastalıktan vefat etmişlerdir.
Kaynak: Suna Kıraç, ömrümden uzun ideallerim var, sf. 32.”
Fotoğraflar: Arkitekt Dergisi, Gültekin Çizgen – Salt Arşiv, en sondaki renkli giriş fotoğrafı ise Barış Çakmaklı’dan.
2 Yorumlar
Tülin Alkan
Tarih: 12:47h, 28 HaziranMerhaba,
Natuk Birkan , Boğaziçi Üniversitesi’nden ilk doktora alan öğretim üyesidir. Gerçekleştirdiği pek çok hayır kurumu ile eğitime sayısız eser bırakmış ve en çok da kız yurtları yaptırmıştır. Kızları Zeynep kanserden, Ayşe de yine ilaç tedavisini redderek genç yaşta hastalıktan vefat etmişlerdir.
Kaynak: Suna Kıraç, ömrümden uzun ideallerim var, sf. 32.
İyi çalışmalar diliyorum.
Nilay Örnek
Tarih: 18:35h, 28 HaziranTülin Hanım şahanesiniz, çok merak ediyordum, teşekkür ederim, hem de kaynağı ile yazmışsınız. Çok teşekkürler n.